Başlıyalım şirin kare
Bünyad edelim eş’are
Suk’ı maarifte bugün
Şi’ri çıkardım pazare
Vardım bir gün bedestane
Başladım anı seyrane
Seyreylediğim ziynetini
Takrir edeyim yarene
Bedestende dört oldu bab
Satılır birinde kitap
Bir kapıda takyeciler
Dükkanları dolur bab
Bir kapıda fincancılar
Etrafında kolancılar
Kuyumcular bir kapıda
Dolaşmada meyancılar
Cevahirle dolu her bab
Zeyyin olmuş cümle dolap
Dellalları nida eder
Ellerinde türlü esvap
Altın gümüş şamdanlar
Cevahirli gülabdanlar
Gayet ala tefarikler
Gördüm adna buhurdanlar
Her dolabın var sahibi
Oturuyor beyler gibi
Top top diybalar asılır
Zinet verir her canibi
Samur kürkleri pür ziynet
Divan rahtları pür kıymet
Cevherli gaddare kılıç
Bi-nihaye pandül saat
Çünkü mezatlar yürüdü
Aklımı derman bürüdü
Seyredince bunca malı
Yüreğim yağı eridi
İnci ile lal ü mercan
Eski maden çan gül fincan
Anlar senin olsun bekçi
Birer birer sat da harcan
Sözlerimiz biraz kaba
Sözüm amma bekçi baba
Abdestinin içi dışı
Bekçi benden sana caba |
 |
|
Muhtar Yahya Dağlı
"Bedestan" Türkü Sözü